İTB’de 100 yıldır devam eden ilk ürün törenleri, bugün de kuru üzüm ve kuru incir için yapıldı. Törene; Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, İzmir Valisi Erol Ayyıldız, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, AK Parti İzmir İl Başkanı Aydın Şengül ve İzmir milletvekilleri, sivil toplum kuruluşları ve oda başkanları ile ev sahibi İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli katıldı. Törende konuşan Bakan Pakdemirli, geçen yıl 71,5 bin ton incir satarak 287 milyon dolar ihracat yapıldığını, 547 bin ton üzüm satılarak 604 milyon dolarlık girdi elde edildiğini söyledi. Kestelli de kuru incirde 2018/2019 sezonu rekolte tahmininin 80 bin ton olduğunu kaydetti.
Konuşmasının başında İzmir’e teşekkür eden Bakan Pakdemirli, "Rahmetli Özal İzmir’de milletvekili adayı oldu, seçilemedi. Sonra başbakan, cumhurbaşkanı oldu. Meclis Başkanımız Binali Yıldırım İzmir’de belediye başkanı aday oldu, seçilemedi. Sonra başbakan meclis başkanı oldu. Ben de milletvekili adayı oldum, seçilemedim ama bakan oldum. İzmir’e teşekkür ediyorum. İzmir medeniyetin, nezaketin, hoşgörün, üretkenliğin, çalışkanlığın merkezidir. Hayatımın yarısını gurbette geçirmiş de olsam hep İzmir’de olasım var. Köklerimin olduğu yerdeyim" diye konuştu.
"Destek yerine fiyat garantisi”
Tarım politikaları hakkında konuşan Bakan Pakdemirli, şöyle devam etti:
"Göreve geldiğimde ürünlerin fiyatını nasıl stabilize ederiz, nasıl yarınki fiyatı biliriz, çiftçi nasıl yıl önceden plan proje yapar dedik. Bununla ilgili Türkiye’de ilk ve tek tarım ürünleri borsası burada. Bu işi daha geliştirmemiz lazım. İleriye yönelik fiyatları yakalıyor olmamız lazım. Tarım sigortaları kapsamında arkadaşlara ‘çiftçiye destek yerine geleceğe yönelik fiyat garantisi versek’ dedik. İzmir’in evladı olarak İzmir’in problemlerine haizim. İzmir’in eskiye olan özlemi bende de var. İzmir’i eski günlere, yüzyıl başındaki günlere getirmemiz lazım. Hep birlikte mücadele edeceğiz, gereğini yapacağız. Amacımız üreticiyi güldürmek tüketiciyi de ezdirmemek. Üreticiyi enflasyona ezdirmeyeceğiz, tüketici de enflasyona ezilmeyecek. Bu denge içinde işleri takip edeceğiz.”
Türkiye olarak marka oluşturulması gerektiğini kaydeden Bakan Pakdemirli, “İyi markalarımız yok. Bizim markalık işler yapmamız lazım. Tarımda katma değeri ön plana çıkarmak için milli marka gerekiyor. Bu çok kolay değil. Belki milli markamız olsun ve tarım ürünlerini pazarlayalım. Devlet bu konuda belli harcamaları yapsın ama ürünlerimiz 3 kuruş 5 kuruş daha fazlaya satılsın diyorum” ifadelerini kullandı.
"Sudan’ı Afrika’ya açılan kapımız olarak görüyoruz"
Konuşmasında Sudan ziyareti hakkında da konuşan Bakan Pakdemirli, şöyle konuştu:
"Kozalarında yaşayan siyasetçiler ‘Sudan’da işiniz ne?’ diyor. Soruyorum; Çin’in, İngiltere’nin, Fransa’nın Afrika’da işi ne? Biz 2023’e kadar bütün sulama ile ilgili programı bitirdik. 2023’te sulanabilir arazilerin hepsi sulanmış hale gelecek. Tabii iklim değişiyor. Ufkumuzu Türkiye sınırları dışına çıkarmanız gerekiyor. Bunu yapmazsanız gıda arz güvenliği ile ilgili problemler yaşayabilirsiniz. Şu anda Sudan’ı Afrika’ya açılan kapımız olarak görüyoruz. Arz güvenliğini sağlamamız için diğer ülkeler gibi ufka bakıyor olmamız lazım.”
“İzmir’de tarım 2,5 kat büyüdü”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, "Tarım ve hayvancılığın temek sektör olduğuna inanarak birçok proje gerçekleştirdim. Tarımın kalkınması için ve çok da başarılı olduk. İzmir’de tarım 2,5 kat büyüdü. Mülkiyet yasasından dolayı arazilerimiz her gün biraz daha bölünüyor. Bunun formülünün bulunması gerekiyor. Adına ister birlik, bir kooperatif deyin bir şemsiye oluşturup üretim ve pazarlamada güç yakalamak, üreticilerin ürünlerinin zayi olmaması için zorunluluktur. İzmir’de bir bakanımız mutlaka ülkemiz tarımı için faydalı olacağına canı gönülden inanıyorum. Ege tarımda büyük öneme sahiptir. Hep birlikte tarımı hak ettiği yere getirmek hepimizin asli görevidir" dedi.
“Üzümde bir miktar düşüş bekliyoruz”
Törenin ev sahibi İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli ise şu bilgileri paylaştı:
"2017 yılında ülkemiz genelinde 417 bin hektar bağ sahasında yaklaşık 4,2 milyon yaş üzüm üretimi gerçekleştirildi. Ülkemizde üretilen üzümlerin yaklaşık yüzde 40’ını kuru üzüm olarak değerlendiriyoruz. Dünyada kuru üzüm üretiminde ülkemiz lider konumunda. Geçen sezon dünya üzerindeki üretimin yaklaşık yüzde 30’unu Türkiye olarak biz gerçekleştirdik. Yapılan çalışmalar sayesinde 2017/2018 sezonu için hesaplanan 310 bin ton rekolte, tahmini de aşarak 355 ton civarına ulaştı. Ancak bu yıl için, iklim koşullarının da etkisiyle bir miktar düşüş bekliyoruz.”
“Döviz miktarı ise 453 milyon dolar”
Türkiye’nin kuru üzüm üreticisi ülkeler arasında iç tüketimi en az ülkelerden biri olduğunu kaydeden Kestelli, bu sebeple ve dış pazarlarda Türk üzümüne olan talep nedeniyle üretilen kuru üzümün yaklaşık 85’inin ihraç edildiğini söyledi. Kestelli, “Sona eren 2017/2018 sezonunda dünya üzerindeki 110 ülkeye, rekor miktarda, 280 bin ton kuru üzüm ihracatı yaptık. Bu ihracat karşılığında elde ettiğimiz döviz miktarı ise 453 milyon dolar. İhracatımızın yüzde 80’ini, başta İngiltere, Almanya, Hollanda ve İtalya olmak üzere, Avrupa ülkelerine gerçekleştiriyoruz. Öte yandan, küresel kuru üzüm piyasasında İran etkinliğini artırıyor; Hindistan, Çin ve Özbekistan gibi ülkelerde de üretim her geçen yıl artıyor. Ancak, bu nedenlerle rehavete kapılmamalı, sürdürülebilir ihracat ve pazar gelişimi için özellikle üretimde kalite ve verimliliğe odaklanmalıyız” ifadelerini kullandı.
“Üretim ve ihracatta dünya lideriyiz”
Kuru üzüm gibi kuru incirin de önemine değinen Kestelli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Üretim ve ihracatta dünya lideriyiz. Dünyada üretilen kuru incirin neredeyse yarısı ülkemiz tarafından üretiliyor. 78 bin ton olarak tahmin ettiğimiz 2017/2018 sezonu rekoltesi, beklentilerimize oldukça yakın bir seviyede gerçekleşti. İhracat miktarımız sona eren 2017/2018 sezonunda 62 bin tona, ihracat gelirimiz ise 270 milyon dolara ulaştı. Başta Fransa, ABD ve Almanya olmak üzere 111 ülkeye kuru incir ihracatı yaptık. 7 bin ton civarında iç tüketimin gerçekleştiği geçen sezonda, yaklaşık 12 bin ton kuru incirin de 2018/2019 sezonuna devrettiğini tahmin ediyoruz.
Rekolte tahmini 80 bin ton
Rekolte tahmin çalışmasını 2018/2019 sezonu için de tamamladıklarını belirten Kestelli, "Bu çalışmaya göre 2018/2019 sezonu rekolte tahminimiz, tüm kalite grupları dahil olmak üzere 80 bin ton üretim olacağı yönünde. Ancak, özellikle iklim koşullarının olumsuz etkisi ile iş malı olarak tabir ettiğimiz kaliteli incir miktarında geçen yıla göre azalma olduğunu söyleyebiliriz" diye konuştu
Konuşmaların ardından sezonun ilk ürününü getiren üreticilerin ürünleri, açık artırma usulü ile piyasa fiyatından daha yüksek bir sembolik fiyatla satışa sunuldu. Kuru üzüm ve kuru incirin kilosu 350 lira ile İTB ve Ege İhracatçı Birlikleri (İTB) tarafından alındı.
Haber Yorumları
Yorum Yazın
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.